19 Kas 2008

Bugün Ağlıyordu Ankara...

19 Kasım 2008


Bugün ağlıyordu Ankara…

Sabahın çok erken bir saatinde, daha şehir uyurken çıktım sokağa.
Hafif horultuları duyuluyordu yürürken ve ürkütücüydü her sabah olduğu gibi… Kalabalık olmayan bir otobüse binip biletimi uzattım. Boş bulduğum bir koltuğa oturdum. Yollar boştu ama yine de yavaş ilerliyorduk. Ankaranın nefes alış verişlerini seyrediyordum buğulanmış camdan. Gözlerini yavaş yavaş açmaya çalışırken, gözyaşları da hafiften damlıyordu artık.

Üzgündü bugün Ankara…

Akşamında ağlaması hafiflemişti ve bakışları durgundu. Sıcaklığa ihtiyacı vardı ve kimsenin eli uzanmıyordu onunkine. Tek tük gördüğüm insan siluetlerine aldırmadan sadece şehrin haykırışlarını dinleyerek yürüdüm tuz kokulu sokaklarda. Kimi şemsiyesini açmış korunmaya çalışıyordu, kimi de koşarak kaçıyor ve sığınıyordu biryerlere. Ben hiçbirini yapmadım…Dinledim ve konuştum onunla… Dertliydi ve böylesine muhtaç olduğu belliydi.

Hala sakinleşmemişti Ankara…

Gözkapakları ağırlaşırken, yeni bir düşman çıkageldi uzaklardan: Rüzgar… Sert bir şekilde ordan oraya savurmaya çalışıyordu… Direnecek gücü yoktu… Son bir haykırışla kapattı gözlerini sonra…

Uykusunda ağlıyordu Ankara…

Kimbilir neden hüzünlenmişti rüyasında…

Hiç kimse silmedi gözünün yaşlarını…

Ve yalnızdı bu gece Ankara…

7 YoRuM:

Vladimir dedi ki...

Ankara benim için de hüzünlü bir şehir olmuştur her zaman. Yazı da kışı da, her mevsimi benzer bir hüzünü barındırır benim için. Hele bakanlıklardaki kestane ağaçlarının sonbahardaki hali, o konuyu hiç açmayayım, alır başımı yazar dururum saatlerce sonra.

Eline sağlık, Ankara'yı yazdığın, yazmaya devam ettiğin için teşekkürler.

bariisss dedi ki...

/vladimir/ : Keşke yazsan da okusak biz de zevkle...
Ben teşekkür ederim okumaya devam ettiğin için...

Beter Böcek dedi ki...

Ankara'yı yeni yeni sevmeye başlamışken bu yazınla daha bir sevdim o hüzünlü şehri.
Kalemine sağlık...

beenmaya dedi ki...

bilmem hiç Ankara'yı. hatta düşününce günübirlik bir yolculuğun başlamadan bitirdiği bir aşkın izlerini hatırlatır bana belleiğimde hepsi bu...

bariisss dedi ki...

/tuana/: tşkkr ederim eksik olma... :)

/beenmaya/: sanıyorum bir çok insan için hüzünlü aşk hatıraları var Ankara'da...

beenmaya dedi ki...

buyrun efendim mim sizindir. mimlendiniz. hayırlı uğurlu olsun :))

http://beenmaya.blogspot.com/2008/11/eyvah-antada-mim-var.html

Boskafa dedi ki...

Ankara...
Ben Ankarayı en çok Atatürk Orman Çiftliğinde seviyorum...Kavak ve söğütler arasından tenime vuran o nazlı güneş,benim için sonsuz mutluluk...
Hafif rüzgarları dallarla dans etmesi,ve eteğinde boncukları döken bi hanım edasıyla yaprakların ağaçları terk etmesi...
Doğma büyüme Ankaralıyım.Yazları hariç herşeyini seviyorum bu kentin...